Hepatit b hastalığı, sarılık hastalığı olarak bilinen ve aynı zamanda karaciğer iltihaplanması hastalığına neden olan ciddi bir hastalıktır. 40 ila 45 nm boylarında bir virüs olan hepatit b virüsü, son derece bulaşıcı bir virüs olmakla birlikte aynı zamanda çift DNA barındıran bir virüstür.
Gelişen bilim ve teknoloji ile birlikte tıp alanında da her gün daha büyük gelişmeler meydana gelir. Bu gelişmeler neticesinde hastalıkların tanı ve tedavi süreci daha etkili bir hale gelmiştir. Hepatit b hastalığı da bu gelişmeler neticesinde teşhis edilerek tedavi edilebilen bir hastalıktır.
Karaciğerde iltihaplanma hastalığı olan hepatit b hastalığı, vücuda girdiğinde doğrudan karaciğer üzerine yerleşerek karaciğer hücrelerine zarar vermeye başlar. Ciddi bir bulaşıcı virüs olduğundan tanısının erken konulması ve tedavi sürecinde büyük hassasiyet gösterilmesi son derece büyük önem teşkil eder.
Karaciğer hücrelerine zarar vererek bağışıklık sistemini kısa sürede çökerten bu hastalık, mukoza teması başta olmak üzere kan yolu ve vücut sıvıları ile kolaylıkla bulaşabilir. Aşı ve antikor yöntemleri ile hastanın tedavisi gerçekleştirilir ve hastanın ilerleyişi durdurulur.
Akut hepatit b virüsü, öncelikle kesici aletler ve enjektör yaralanmaları ile yaygın olarak bulaşma alanı bulabilir. Bununla birlikte enfekte kan, diş fırçası, makas, jilet gibi ortak malzemeler, madde bağımlısı olan kişilerin kullandığı ortak iğneler hastalığın bulaşmasında birincil yollardır.
Annenin doğum sırasında annenin enfekte olması, korunmasız cinsel ilişkiye girilmesi ve sağlıklı bir kişinin enfekte olan bir kişiyle cinsel ilişkiye girmesi de hastalığın hızlı şekilde bulaştığı diğer yollardır.
Karaciğere ciddi anlamda zarar veren bir hastalık olan akut hepatit b, birçok farklı semptomlar ile kendisini gösterebilir. Ancak her hastaya göre görülen semptomlar ve bu semptomların görülme zamanı değişebilir. Bazı hastalarda hemen semptom görülmeyebilir.
Karın ağrısı, mide bulantısı ve kusma gibi belirtilerin yanı sıra aynı zamanda sürekli halsizlik ve eklem ağrıları, yüksek ateş, iştahsızlık, gözlerde ve ciltte sararmalar gibi semptomlar akut hepatit b hastalığının en belirgin semptomlarıdır.
Hepatit b virüsü, bulaşıcılığı yüksek bir viral hastalık olsa da kolay yollarla bulaşması mümkün olan bir hastalık değildir.
Hepatit b virüsü taşıyan birisi ile aynı otobüste bulunmak, öpüşmek, sarılmak, enfekte olan kişilerle aynı havuza girmek, tokalaşmak ve öksürmek gibi durumlar hastalığın bulaşmasına neden olmaz.
Hastalığın bulaşması için öncelikle taşıyıcı olan kişinin kan ve mukoza gibi sıvıları ile temasa geçmek gerekir. Bu nedenle de bu hastalık, özellikle cinsel yollar ve kan yolu ile kolay bir şekilde bulaşabilen hastalıktır.
Hastanın yaşı ve sağlık öyküsü akut hepatit b hastalığının kronikleşme ihtimali üzerinde doğrudan etkilidir. Hastanın yaşı ne kadar büyükse akut hepatit b virüsünün kronikleşme oranı da o oranda düşüktür.
Akut hepatit b hastalığının çocuklarda kronikleşme oranı %80 ila %85 oranında görülürken yetişkinlerde bu oran daha düşüktür. Özellikle 1 ila 5 yaş arasındaki çocuklarda kronik hepatit b görülme oranı %25 ila %50 oranı arasındadır.
Virüsü kapan her kişi de belirtilerin görülme zamanı değişkenlik gösterir. Kişinin bağışıklık sistemine bağlı olarak belirtiler ortalama 1 ila 4 ay arasında kendisini gösterebilir. Ancak bazı hastalarda nadir de olsa enfekte olan kişide 2 hafta içerisinde de belirtiler gözlemlenebilir.
Enfekte olarak hepatit b virüsü kapan çocuklarda ise durum farklıdır. Genellikle enfekte olan çocuklarda belirtilerin kendisini göstermesi çok nadir bir durumdur.
Kişinin bağışıklık sistemi güçlü ise belirtiler göstermese de hastalığın seyri düşüktür. Ancak bağışıklık sistemi güçlü değilse ve hastalık antikor üretmemiş ise hastalık vücutta hızlı ilerler.
Karaciğeri tahrip ederek karaciğer kanseri ve siroz gibi ciddi hastalıklara kapı aralayan hepatit b, ölümlere sebebiyet veren ciddi hastalıktır. Bu sebepten eğer kişi, hepatit b bulaştığından şüpheleniyor ise vakit kaybetmeden mutlaka uzman doktora başvurulmalıdır.
Uzman doktorlar en kısa zamanda tüm tahlil ve tetkikleri yaptıktan sonra hastalığın yayılmasını ve ilerlemesini yavaşlatmak için tedaviye başlar. Hepatit b tanısı konulan hastaya önce aşı daha sonrasında ise bağışıklığı güçlendirmek için immünoglobulini (HBIG) adında antikor verilir.
Hepatit b, akut ve kronik olmak üzere iki farklı şekilde görülür. Akut hepatit b; kişinin virüsü ilk 6 ay taşıması ve sonrasında iyileşmesidir. Bu kişilerde 6 ay boyunca semptomlar oldukça hafiftir.
Erken tanı ile tedaviye başlandığında ise hastanın iyileşme oranı oldukça yüksektir. Fakat hastaların %0,1’lik diliminde hastalık hızlı ilerleyerek kronik evreye geçebilir.
Hepatit b olan bir kişinin vücudunun antikor üretmemesi ve hastalığın 6 aydan daha uzun bir süre sürmesi kişinin kronik hepatit b olduğunu gösterir. Sinsi bir hastalık olmakla birlikte belirtileri hastada 10 ila 30 yıl arasında kendini gösterebilir.
Koyu renkli idrar, açık renkli dışkı, kanlı kusma, baş ağrısı, vücutta ağrı ve eklemlerde ödem en bariz kronik hepatit b belirtileridir.
Hepatit b tedavisi fiyatları 2024 hakkında bilgi almak için bizlere hemen ulaşabilirsiniz.